01 Ara 2012 için arşiv

Gezici Festival’de Bugün: 1 Aralık Cumartesi

https://pbs.twimg.com/media/A9A39eZCAAASsm5.jpg:large

kızılay büyülü fener sineması – salon 1 12.15

12.15 aşk michael haneke

fransa, almanya, avusturya, 2012, 35mm, 127’, fransızca; türkçe ve ingilizce altyazılı

ödüller Altın Palmiye Cannes • FIPRESCI Büyük Ödülü

Haneke’nin yeni filmi ondan beklediğimiz her şeyi, hatta daha fazlasını sunuyor: büyük bir içtenlik ve zeka içeren, dokunaklı, ürkütücü ve sıra dışı bir dram. Aşk, Avusturya’nın bu yılki Yabancı Film Oscar adayı.

14.30 no pablo larraín

şili, abd, meksika, 2012, 35mm, 110’, ispanyolca; türkçe ve ingilizce altyazılı

ödüller Sanat Sineması Ödülü Cannes

Şilili diktatör Augusto Pinochet’nin 1988’de uluslararası baskı sonucu başkanlığını halk oyuna sunmasıyla ilgili gerçek bir öykü. Gael Garcia Bernal’in canlandırdığı reklamcı, muhalifler için hazırladığı kampanyayla sıradışı bir özgürlük hareketine imza atıyor. Zekice kotarılmış, komik ve sürükleyici bu politik gerilim, Şili’nin yabancı film Oscar adayı.

16.30 babamın sesi orhan eskiköy, zeynel doğan

türkiye, 2012, 35mm, 88’, kürtçe, türkçe; ingilizce altyazılı

ödüller En İyi Film, En İyi Senaryo Adana • En İyi Senaryo İstanbul

Babamın Sesi’nde Maraş Katliamı’ndan etkilenen Kürt-Alevi bir ailenin hikâyesini anlatan Orhan Eskiköy ve Zeynel Doğan, gerçek ses kayıtlarından ‘gerçek’ bir film çıkarmayı başarıyor. Geride kalanların travmasını anlamaya çalıştıkları gibi ülkenin ‘kirli’ tarihi ve asimilasyon politikasını büyük sözler etmeden hikâyeleştirebiliyorlar.-Hasan Cömert

18.45 lal gece reis çelik

Yönetmen Reis Çelik’in katılımıyla

türkiye, 2012, 35mm, 91’, türkçe; ingilizce altyazılı

ödüller Kristal Ayı Berlin • En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kadın Oyuncu Nürnberg • En İyi Film Würzburg • Özel Mansiyon Buster • En İyi Erkek Oyuncu, İzleyici Ödülü Adana • En İyi A sya- Ortadoğu Filmi Tokyo • En İyi Film, En İyi Yönetmen Brüksel • En İyi Yönetmen Malatya

Lal Gece, kaba kuvvet, cinsiyet ve silah zoruyla sahip oldukları iktidarı kanunsuzluk pahasına korumak için feodaliteden vazgeçmeyen ataerkil toplumlarda erkeklerin de kendi kurdukları düzenin birer kölesi olduğunu gösteriyor –Alin Taşçıyan

21.15 2000 yılında 25 yaşında olacak jonas alain tanner

Tuncel Kurtiz’in sunumuyla

isviçre, fransa, 1976, 35mm, 110’, fransızca; türkçe ve ingilizce altyazılı

ödüller En İyi Senaryo Amerikan Ulusal Film Eleştirmenleri Birliği Ödülleri

Jonas, 1960’larda devrim idealleri yıkılmış gençleri konu alan birçok filmin aksine, hiçbir zaman gerçekleşmeyecek rüyaların arasına sıkışmayı reddeden hayat dolu karakterleri anlatan, eğlenceli bir film.

kızılay büyülü fener sineması – salon 3

19.00 domuzların kralı sang-ho yeun

güney kore, 2011, dcp, 97’, canlandırma korece; türkçe ve ingilizce altyazılı

ödüller NETPAC Ödülü, CGV Movie Collage Ödülü, En İyi Yönetmen Busan • Satoshi Kon Canlandırma Ödülü, Özel Mansiyon: En İyi İlk Film Fantasia

Çocukluk döneminde çekilen acılar ve okulda şiddet üzerine ürkütücü bir öykü. Domuzların Kralı kesinlikle çocuklara göre bir canlandırma filmi değil.

21.00 leopar luchino visconti

italya, fransa, 1963, dcp, 185’, italyanca; türkçe altyazılı

Tuncel Kurtiz’in sunumuyla

ödüller Altın Palmiye Cannes • En İyi Yapım David di Donatello • En İyi Görüntü Yönetmeni, En İyi Kostüm Tasarımı, En İyi Yapım Tasarımı İtalyan Ulusal Film Eleştirmenleri Sendikası • En İyi Yabancı Film, Özel Ödül Saint Jordi Ödülleri

Bugüne dek çekilmiş en iyi filmlerden biri ve Visconti’nin İtalya tarihi ile ilgili en kişisel filmi. Guiseppe di Lampedusa’nın İtalyan aristokrasisinin çöküşünü ve burjuvazinin yükselişini konu alan romanına dayanan göz kamaştırıcı bir destan.

alman kültür merkezi

10.00 YENİ MEDYA BELGESELİ ATÖLYESİ

Yoram Schaffer ve Udi Ben-Arie tarafından gerçekleştirilecek atölyede, katılımcılar farklı dijital ifade platformlarını ve interaktif film türlerini keşfedip bir yeni medya belgesel projesi tasarlayacaklar. Katılım ücretsizdir ve herkese açıktır. Katılımcıların bilgisayarlarını yanlarında getirmeleri gerekmektedir. Panel iki gün sürecektir.

14.00 savaş cadısı kim nguyen

kanada, 2012, hdcam, 90’, fransızca, ingilizce, lingala dili; türkçe ve ingilizce altyazılı

ödüller En İyi Kadın Oyuncu, Kiliseler Birliği Jürisi Özel Mansiyonu Berlin • En İyi Kurmaca Film, En İyi Kadın Oyuncu Tribeca

Montrealli sinemacı Kim Nguyen, çocuk asker yapılmak üzere isyancılar tarafından Afrika’daki köyünden kaçırılan 14 yaşındaki kız çocuğu Komona’nın dokunaklı ve yürek parçalayıcı bir portresini çiziyor. Film Kanada’nın bu yılki Yabancı Film Oscar adayı.

16.00 havai fişekler giacomo abbruzzese

fransa, 2011, hdcam, 21’, kurmaca, italyanca, arapça, fransızca; türkçe ve ingilizce altyazılı

yarın zavtra andrey gryazev

rusya, 2012, hdcam, 90’, belgesel, rusça; türkçe ve ingilizce altyazılı

Rusya’da bir tür politik performans yapan ve ünü dünyaya yayılan sanat grubu Voina’nın devlet karşıtı muzip eylemleri üzerine bir belgesel.

18.30 annemin kollarında atia jabarah al-daradji, mohamed jabarah al daradji

ırak, ingiltere, hollanda, birleşik arap emirlikleri, 2011, hdcam, 86’, arapça; türkçe ve ingilizce altyazılı

Huşam, Bağdat’ın en tehlikeli mahallesinde kendisinin kurduğu küçük yetimhanede koruma altında olan, savaştan zarar görmüş 32 çocuğun umutlarını, hayallerini ve beklentilerini gerçekleştirmek için yorulmaksızın çalışmaktadır. Ev sahibi, yetimhaneyi boşaltmaları için Huşam ve çocuklara iki hafta süre verdiğinde umutsuz bir arayış başlayacaktır.

Gezici Festival 2012 İzlenimleri – 1. Gün: Siirt’in Sırrı, Orada Burada, Şimdiki Zaman, Nashville

Siirt’in Sırrı:

Siirt'in Sırrı

Siirt’li 9 çocuklu bir aileden çıkan ve genç yaşında Avrupa Şampiyonu olan güreşçi bir kızı anlatan İnan Temelkuran ve Kristen Stevens’ın belgeseli Siirt’in Sırrı başarılı bir yapım. Konu iyi yakalanmış bir defa. Maddi durumu iyi olmayan ailelerin hem kendileri hem de çocukları için çıkışı çocuklarının spordaki başarılarında aramaları dünyanın pek çok yerinde ortak bir konu. Biraz daha bize özel bir konu olarak muhafazakar ailelerin güreş gibi bedene dayanan bir sporu yapmaları için kız çocuklarına izin vermeleri işin ayrı bir boyutu. Filmde bunlar iyi işlenmiş. Belki bölgenin politik altyapısının etkisi daha çok vurgulanabilirdi ama belli ki tercih edilmemiş.

Filmin en büyük şansı ise konunun temelini oluşturan güreşçi kızımız Evin Demirhan. Evin nasıl seçilmiş bilmiyorum (keşke İnan Temelkuran konuk olarak gelseydi de sorabilseydik) ama çok iyi bir seçim olmuş. Spordaki başarısı ayrı bir konu ama kamera karşısında çok rahat olması ve duygularını ifade etmekten kaçınmayışı filmin lehine olmuş. Filmin İngilizce adı olan Know My Name‘den yola çıkarak umalım ki gelecekte tüm Türkiye’nin hatta dünyanın tanıdığı bir isim olsun Evin.

Orada Burada:

Orada Burada

Orada Burada derdini gayet sessiz sakin ama etkili biçimde anlatan bir film. Film, ailesini uzun süre yalnız bırakmış olan Pedro’nun Amerika’da çalıştıktan sonra Meksika’ya dönüşünü anlatıyor. İki kızı ve eşi ile yaşayan amatör müzisyen Pedro dönüşünde bir grup kurmak istiyor ama türlü zorluklarla karşılaşıyor. Gitmek mi zor kalmak mı ikilemi arasında kalan karakterini iyi yansıtan film festivalin fazla adı duyulan filmlerinden değildi ama tavsiye edilir. Bu arada filmin sonunda karakterlerin isimleri ile oyuncuların isimlerinin aynı olduğunu gördük. Büyük ihtimalle film karakterlerin yaşadıklarından yola çıkarak kurulmuş bir yapım.

Şimdiki Zaman:

Şimdiki Zaman

Amerika’ya gitme hayaliyle para biriktiren ve bu süreçte boşaltılmakta olan bir apartmanda oturan ve bir kafede falcılık yapan bir genç bir kadının hikayesini anlatan Şimdiki Zaman konusundaki düşüncelerim karışık. Aslında hikayesini ve oyunculuklarını beğendim. Sadece ana karakterin değil, kendine öyle ya da böyle bir çıkış arayan diğer karakterlerin hikayeleri da başarılı. Ama filmi izlerken sürekli daha iyi olabilirmiş hissi vardı. Mesela kızın bazen fal bakarken kendi dertlerini anlatması çok belirgin verilmişti. Halbuki daha alttan alttan verilse daha iyi olurdu sanki. Bir de masada bayılma sahnesi örneğin, çok anlamlı gelmedi. Ayrıca hikayede bazı noktalar çok belirsiz kalmış. Bunun bilinçli olarak yapıldığı da belli aslında, yoksa eğer istense geçmişte neler olduğunu anlatmak çok zor olmazdı. Yine de hikayedeki boşlukları doldurmak için biraz daha detay verilse fena olmazdı.

Yine de bu yılın kadın yönetmen ve güçlü kadın karakterlerin öne çıktığı bir yıl olma özelliği devam ediyor. Yeşim Ustaoğlu, Pelin Esmer ve Belmin Söylemez arka arkaya iyi filmlerle geldiler. Zerre‘den de güçlü bir kadın karakter daha geliyor.

Nashville:

Nashville

Nashville için çok fazla bir şey demeye gerek yok, bir klasik zaten. Bir başkanlık kampanyası sırasında hem bu kampanya ile ilgili kişilerin hem de Nashville’de kimi çok ünlü, kimi şöhretin peşinde pek çok müzisyenin hikayelerini bir araya getiren bu film, Robert Altman’ı bir kez daha özlemle anmamıza vesile oldu. Bu filmi sinema perdesinde izleme fırsatını verdikleri için Gezici Festival ve Tuncel Kurtiz’e teşekkürler.

Filmde Altman’ın tüm özelliklerini görmek mümkün. Çok kalabalık bir oyuncu kadrosu, birbirine hafiften dokunan hikayeler, üzerinde özenle çalışılmış bir ses bandı gibi. Bu kadar çok hikaye içinde kaybolmadan çıkmak (filmin 25 ana karakteri olduğu söyleniyor) ancak Altman gibi bir ismin altından kalkabileceği bir iş. Bu arada yıllar önce seyrettiğim için unutmuşum, Keith Carradine’da ne cevherler varmış (filmi izlemeyenler için bakınız aşağıdaki video – ki filmin en iyi sahnelerinden biri aynı zamanda). Bu arada coutry müzik sevenlerin filmden alacağı keyfin katlanacağını söyleyelim.


Kategoriler

Arşiv

Twitter’da ben…

Blog Stats

  • 299.428 hits
Aralık 2012
P S Ç P C C P
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930
31  
Sinema Manyakları blog'u Hasan Nadir Derin tarafından hazırlanmaktadır.

%d blogcu bunu beğendi: