17-24 Ocak 2013 tarihleri arasında düzenlenen KuirFest devam ederken filmlerle ilgili görüşlerimi toparlamaya fırsat bulamamıştım. Festival izlenimlerini bitiminden sonra yazmak durumunda kaldığım için bu kez gün gün değil festivalin bölümleri üzerinden bir değerlendirme yapmak istedim. Öncelikle kurmaca uzun filmler bölümünde yer alan filmler.
Ağır Ablalar (Dicke Mädchen / Heavy Girls):
Ağır Ablalar, annesi ile beraber yaşayan Sven ile Sven yokken onun annesine bakıcılık yapan Daniel’in hikayesi. Sven uzunca bir süredir hayatını annesine adamış belli ki, yatağını bile onunla paylaşıyor. Daniel’in ise bir eşi ve çocuğu var. Birbirlerinden hoşlandıklarına dair ufak göstergeler var ama bunu bırakın birbirlerine, kendilerine bile itiraf edemiyorlar. Ama bir süre sonra bunamakta olsa da yaşam sevincini kaybetmeyen annenin katalizör etkisiyle bu iki adam birbirine yaklaşıyor. Bir yandan çok eğlenceli, bir yandan da gayet duygusal, mütavazı ama başarılı bir yapım olmuş Ağır Ablalar. Finali biraz havada kalmış gidiydi sadece. Zaten iki erkeğin aşkını anlattığını belirttik ama olur da rahatsız olan olursa diye filmde fazlaca erkek çıplaklığı olduğunu da ekleyelim.
Asi ve Genç (Joven y Alocada / Young and Wild):
Asi ve Genç, cinselliğini epey serbest şekilde yaşayan ve bunu blogunda anlatan 17 yaşında genç bir kızı anlatıyordu. Genç kızın epey dindar bir aileden gelmesi ve seks yaptığı ortaya çıktığı için okuldan atılmasından sonra yine bu yönde yayın yapan bir tv kanalında stajyer olarak çalışması da filmin ayrı bir boyutu idi. Ana karakterlerin İnternet’i yoğun kullanımı filmin dokusuna hatta son jeneriklerine bile başarılı bir şekilde yedirilmişti. Bu anlamda kamera arkasında da bu teknolojileri yoğun biçimde kullanan bir yönetmen olduğu hissediliyordu. Filmin cinselliği yoğun kullanımı eleştirilebilir ama o yaşlarda hormonlar almış başını gitmişken dünyaya da öyle bakılabilir gerçekten. Konusuna hakim ve iyi anlatan bir film ama bu filmi izlemek isteyenleri de uyaralım yine de, pornografi sınırlarında sahneleri var.
Güzel Babam (Lovely Man):
KuirFest’te Endonezya yapımı bir filmi göreceğimizi duyduğumuzda konuya yaklaşımlarını görmek açısından ilgimizi çekmişti. Güzel Babam isimli film, yıllar önce ailesini terketmiş olan babasını arayan dindar bir kız ile transseksüel olduğunu öğrendiği babasının geçirdikleri bir geceyi anlatıyordu. Sevenleri kusura bakmasın (ki festival kitlesinde seven sadece bir kişiye rastladım şu ana kadar) ama festivalin en kötüsü idi bence. Bir yandan çok klişe, bir yandan da çok amatörceydi. Görüntünün çok kötü, sesin de düşük olması da izleme deneyimini ayrıca kötü etkiledi. Topu topu 76 dakikalık süresinin sonunu zor getirdik diyebiliriz. İzniyle bir arkadaşın film sonrası söylediğini aktarayım, Flash Tv – Gerçek Kesit filmi modunda bir filmdi.
Işık Açık Kalsın (Keep the Lights On):
Işık Açık Kalsın festivalde beklentimizin büyük olduğu filmlerden biriydi. Ne de olsa Berlin’de Teddy ödülü almıştı. Bağımsız Ruh Ödülü adaylıkları da vardı. Kötü bir film değildi kesinlikle ama beklediğimizi vermekten de uzak kaldı biraz. İki erkeğin cinsellik dolu aşkları dediğimiz zaman geçen yıl izlediğimiz Weekend çok daha başarılı bir yapımdı örneğin. Tabii o film, ilişkinin başladığı haftasonunu anlatırken burada 10 yıla yayılan bir ilişki var. Bu süre zarfındaki inişleri çıkışlarını anlatmak daha zor. İyi ama daha iyi olabilirdi diyelim.
Ruj İzi (Lipstikka):
Ruj İzi yıllar önce iyi arkadaş belki de sevgili olan iki Filistinli kadının İngiltere’de evlenip çoluk çocuğa karıştıktan sonra karşılaşmalarını anlatıyor. Ya da en azından ilk bakışta böyle duruyor diyelim. Bu iki kadının üç farklı döneme yayılan hikayelerine girdikçe işin asıl içyüzü ortaya çıkıyor. Başta gayet ortalama giden film de dakikalar geçtikçe iyileşmeye başlıyor ve festivalin iyi filmlerinden biri olarak sonlanıyor. Özellikle senaryoda ayrıntılara gösterilen özen dikkat çekici. 2 kadının da geçmişlerinden gelip bugünlerini etkileyen olaylar ince ince işlenmiş. Filmi izleyeceklerin göreceği ve iki farklı bakış açısı ile izlediğimiz kilit bir olay var ama sadece o olayın değil daha ufak ayrıntıların da karakterlerin hayatlarındaki rollerini görebiliyoruz. Ayrıca, özellikle Inam karakterinin hem bugününü hem gençliğini oynayan iki oyuncu da gayet başarılı. Festivalin izlenmesi gereken filmlerinden biriydi.
Sağanak (Cloudburst):
Sağanak, 31 yıldır beraber yaşayan 80’li yaşlarına gelmiş iki lezbiyenin birinin torununun onu bir bakımevine yatırmak istemesi üzerine artık evlenmenin zamanı geldi diyerek Kanada’ya doğru yola çıkmasını anlatan bir filmdi. Yolda aralarına hasta olan annesini görmek için otostop çeken genç ve yakışıklı bir adam da katılıyordu. Esasen film için bu üçlünün yaşadıklarını anlatan bir yol filmi demek lazım. Gayet eğlenceli, epey güldüren bir filmdi. Pek çok ödül de almış ama doğrusunu söylemek gerekirse tiplerin çizilmesi, oyunculuklar, diyaloglar bana bir tv filmi havası verdi çoklukla. Elbette bizdeki tv filmlerinden bahsetmiyorum. HBO tv filmi tadında. Yoksa bizde yayınlansa 93 dakikalık film 70 dakikaya inerdi herhalde. Neticede hoş bir film, evet. Ama aldığı ödüllerden dolayı da beklentiyi abartmamak lazım.
Uzaylı Lezbiyen Ruh Eşini Arıyor (Codependent Lesbian Space Alien Seeks Same):
Uzaylı Lezbiyen Ruh Eşini Arıyor. Bu isimdeki bir filmi kesinlikle izlemem lazımdı. Kötü de olsa absürd bir yapım olacağı kesindi. Filmde Zots gezegeninden dünyaya sürülen üç uzaylının New York’daki serüvenlerini izliyoruz. Hissettikleri yoğun duygular nedeniyle gezegenlerindeki ozan tabakası zarar görmüş. Ancak kalpleri kırılıp artık duygu hissetmeyecek hale geldiklerinde gezegenlerine dönebilecekler. Bunun için de ideal yer dünyamız. Film bir bilim-kurgu parodisi olduğu gibi farklı cinsel tercihleri olanların toplumda uzaylı gibi görülmesi üzerine bir yapım olarak da okunabilir. Son anlarına kadar siyah-beyaz olan film belli ki çok küçük bir bütçe ile çekilmiş. Fena halde amatör bir yapım ama farklı mizah duygusunun içine girilirse hoşça vakit geçirtebilir.
0 Yanıt to “KuirFest 2013 İzlenimleri – Kurmaca Uzun Filmler: Ağır Ablalar, Asi ve Genç, Güzel Babam, Işık Açık Kalsın, Ruj İzi, Sağanak, Uzaylı Lezbiyen Ruh Eşini Arıyor”