Türk sinemasına pek çok başyapıt armağan eden Metin Erksan’ı geçtiğimiz Cumartesi günü (4 Ağustos 2012) kaybettik. 1929’da doğan Erksan, 1947’de sinema yazıları yazmaya başladı. 1952 yılında Aşık Veysel’in hayatını anlattığı Karanlık Dünya filmiyle yönetmenliğe başlayan Erksan, 50’lerin sonlarında çeşitli belgesel filmlere de imza attı. En verimli dönemi diyebileceğimiz 1960’larda ardı ardına Yılanların Öcü, Susuz Yaz, Suçlular Aramızda, Sevmek Zamanı ve Kuyu gibi çok başarılı filmleri sinemamıza kazandırdı. Bu filmler dönemin Türk sinemasının çok ötesinde, Avrupa filmleri ile rahatlıkla karşılaştırılabilecek seviyede filmlerdi. Nitekim Susuz Yaz, 1964 yılında Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı ödülünü kazanarak, 2010 yılında Bal filminin aynı ödülü kazanmasına kadar Altın Ayı ödüllü tek filmimiz olarak kaldı.
1970’lerde daha ticari filmler çekmek durumunda kalan Erksan, bu dönemin sonunda çektiği Hamlet’in kadın bir karaktere dönüştürüldüğü ve bu yönüyle belki de dünya sinema tarihine geçmesi gereken Kadın Hamlet filmi ile ne yazık ki sinemaya veda etti. Ayrıca bu dönemde çektiği Exorcist uyarlaması Şeytan filmini de her ne kadar Erksan’ın tarzına uymasa da kült film sevenlerin atlamaması gerektiği hatırlatalım.
Erksan’ın filmografisindeki önemli bir parçanın da 1974-1975 yılları arasında TRT için çektiği Türk yazarlarının öykülerinden uyarladığı televizyon filmleri olduğunu da belirtmeden geçmeyelim. 80’lerde de kimi televizyon filmleri çeken usta, film çekmeye devam etseydi bugün belki de sinema tarihimizde bir kaç tane daha çok yenilikçi filmler görmüş olacaktık.
Ustanın filmlerinin çok az bir kısmının DVD’de çıkmış olduğunu üzülerek belirterek bu önemli ismin filmlerini kendine yaraşır güzellikte versiyonlarla ev sinemasında görmek istedeğimizi söyleyelim.
Metin Erksan’ı sinemamızın belki de en iyi filmi Sevmek Zamanı‘ndan bir sahne ile saygıyla uğurluyoruz.