Kadın Berberi (Die Friseuse / The Hairdresser):
Doris Dörrie geçtiğimiz yıl yine Uçan Süpürge’de izlediğimiz Kiraz Çilekleri sonrasında bu kez komedi unsuru biraz daha öne çıkarılmış bir filmle karşımızda. Aslında Dörrie için komedi yeni bir tür değil. Kimi filmlerinde bunu çok başarılı bir şekilde kullandığını da söylemek lazım. Bu kez adından da anlaşılabileceği gibi bir kadın berberinin (yoksa kuaför mü desek) hikayesini izliyoruz. Kathi adlı bu kadının ilk dikkat çeken yönü kilosu. Kathi kilolu ama gerçekten ortalamanın epey üzerinde kilolu bir kadın. Yataktan yardımsız kalkamıyor, uzun süre ayakta kalacaksa yanında sandalyesini de götürmek zorunda kalıyor. Hepimize dayatılmış güzellik anlayışının epey dışında olduğu açık. Tam da bu yüzden her türlü özelliği uygun olsa da telefonla konuştuğunda onu işe almayı kabul eden kuaför salonu sahibi, yüz yüze geldiğinde bundan vazgeçiyor. Kızıyla beraber yaşayan Kathi’nin morali gerçekten ihtiyaç duyduğu bu işi alamadığı için epey bozuluyor ama söz konusu kuaför salonunun karşısında boş bir dükkan görünce kafasında bir şimşek çakıyor ve rakip olmaya karar veriyor.
Kathi’nin kuaför salonu açma çabasını odağına oturtan film, bu arada onun özel hayatındaki gelişmelere de ilgisiz kalmıyor. Bir şekilde işin içine dahil olan göçmenlerin hikayesi ile birlikte hayatına aşk da giren Kathi şişman insanların eğlenceli olduğu klişesini doğrularken aynı zamanda iyi bir cinsel hayatları olabileceğini de gösteriyor. Dörrie özellikle başrol oyuncusu Gabriela Maria Schmeide’nin de desteğiyle eğlenceli, zaman zaman da düşündürücü bir film ortaya çıkarmış. Ancak yönetmenin en iyilerinden biri demek de pek mümkün değil. Eğlenceli ama çabuk unutulacak bir yapım.
0 Yanıt to “Uçan Süpürge 2011 İzlenimleri – 1. Gün: Kadın Berberi”